6284 Sayılı Kanun
6284 Sayılı Kanun
Jan 30, 2024
6284 Sayılı Kanun Kapsamında Hâkim Tarafından Verilecek Tedbir Kararları
6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesi Hakkında Kanun kapsamında, şiddet mağdurlarına hâkim kararı ile şiddetten ya da şiddet tehdidinden korunma imkanı tanınmıştır.
Bu kapsamda şiddetin tanımı geniş kapsamlı belirlenmiş olup, kanunun tanımlar başlıklı 2/1/d maddesinde belirtildiği üzere şiddet; kişinin, fiziksel, cinsel, psikolojik veya ekonomik açıdan zarar görmesiyle veya acı çekmesiyle sonuçlanan veya sonuçlanması muhtemel hareketler, buna yönelik tehdit ve baskıyı ya da özgürlüğün keyfî engellenmesini de içeren, toplumsal, kamusal veya özel alanda meydana gelen fiziksel, cinsel, psikolojik, sözlü veya ekonomik her türlü tutum ve davranış olarak tanımlanmıştır.
Şiddet tanımında yer alan fiillerin bir ya da birkaçına maruz kalan ya da maruz kalma tehlikesinde bulunan kişi aşağıda açıklanacak olan tedbirler uygulanmak suretiyle koruma altına alınabilecektir. Ancak belirtmek gerekir ki 6284 sayılı kanunda ayrıca belirtilen gecikmesinde sakınca bulunan hallerde bazı Önleyici ve Koruyucu Tedbir Kararları Kolluk ya da diğer Yetkili Mercilerce de verilebilmektedir.
6284 sayılı Kanun kapsamında, korunan kişilerle ilgili olarak koruyucu tedbirlerden birine, birkaçına ya da benzer başka tedbirlere karar verilmesi imkânı da tanınmıştır. Kanunda sayılan tedbirlerin yetersiz kalacağının ya da somut olayın koşullarına uygun düşmeyeceğine kanaat getirilir ise hâkim tarafından benzer başka tedbirlere de karar verilebilecektir.
6284 sayılı kanunda Koruyucu Tedbir Kararları ve Önleyici Tedbir Kararları şeklinde ayrıma gidilmesinin nedeni şiddet mağdurunun hem şiddete maruz kalmasından sonra hem de şiddete maruz kalma ihtimali mevcutken korunmasını sağlamaktır.
Hâkim Tarafından Verilecek Koruyucu Tedbir Kararları
Hâkim tarafından verilebilecek Koruyucu Tedbir Kararları; İşyerinin Değiştirilmesi, Kişinin Evli Olması Hâlinde Müşterek Yerleşim Yerinden Ayrı Yerleşim Yeri Belirlenmesi, 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanunundaki şartların varlığı hâlinde ve Korunan Kişinin Talebi Üzerine Tapu Kütüğüne Aile Konutu Şerhi Konulması, Korunan Kişi Bakımından Hayatî Tehlikenin Bulunması Ve Bu Tehlikenin Önlenmesi İçin Diğer Tedbirlerin Yeterli Olmayacağının Anlaşılması Hâlinde Ve İlgilinin Aydınlatılmış Rızasına Dayalı Olarak 27/12/2007 Tarihli Ve 5726 Sayılı Tanık Koruma Kanunu Hükümlerine Göre Kimlik Ve İlgili Diğer Bilgi Ve Belgelerinin Değiştirilmesi.
Hâkim Tarafından Verilecek Önleyici Tedbir Kararları
Hâkim tarafından verilecek Önleyici Tedbir Kararları; Şiddet mağduruna yönelik olarak şiddet tehdidi, hakaret, aşağılama veya küçük düşürmeyi içeren söz ve davranışlarda bulunmaması, Müşterek konuttan veya bulunduğu yerden derhâl uzaklaştırılması ve müşterek konutun korunan kişiye tahsis edilmesi, Korunan kişilere, bu kişilerin bulundukları konuta, okula ve işyerine yaklaşmaması, Çocuklarla ilgili daha önce verilmiş bir kişisel ilişki kurma kararı varsa, kişisel ilişkinin refakatçi eşliğinde yapılması, kişisel ilişkinin sınırlanması ya da tümüyle kaldırılması. Gerekli görülmesi hâlinde korunan kişinin, şiddete uğramamış olsa bile yakınlarına, tanıklarına ve kişisel ilişki kurulmasına ilişkin hâller saklı kalmak üzere çocuklarına yaklaşmaması, Korunan kişinin şahsi eşyalarına ve ev eşyalarına zarar vermemesi, Korunan kişiyi iletişim araçlarıyla veya sair surette rahatsız etmemesi, Bulundurulması veya taşınmasına kanunen izin verilen silahları kolluğa teslim etmesi, Silah taşıması zorunlu olan bir kamu görevi ifa etse bile bu görevi nedeniyle zimmetinde bulunan silahı kurumuna teslim etmesi, Korunan kişilerin bulundukları yerlerde alkol ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmaması ya da bu maddelerin etkisinde iken korunan kişilere ve bunların bulundukları yerlere yaklaşmaması, bağımlılığının olması hâlinde, hastaneye yatmak dâhil, muayene ve tedavisinin sağlanması, Bir sağlık kuruluşuna muayene veya tedavi için başvurması ve tedavisinin sağlanması, olarak sayılmıştır. Yine belirtmek gerekir ki; Şiddet uygulayan kişi aynı zamanda ailenin geçimini sağlayan yahut katkıda bulunan kişi ise 4721 sayılı Kanun hükümlerine göre nafakaya hükmedilmemiş olması kaydıyla hâkim, şiddet mağdurunun yaşam düzeyini göz önünde bulundurarak talep edilmese dahi tedbir nafakası ödenmesine karar verebilir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun aile hukukuna ilişkin hükümleri dahilinde nafaka alacaklısı olarak belirlenmemiş bulunan şiddet mağduru lehine nafaka bağlanma imkânı yine 6284 sayılı kanun ile getirilmiştir.
6284 Sayılı Kanun Kapsamında Hâkim Tarafından Verilecek Tedbir Kararları
6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesi Hakkında Kanun kapsamında, şiddet mağdurlarına hâkim kararı ile şiddetten ya da şiddet tehdidinden korunma imkanı tanınmıştır.
Bu kapsamda şiddetin tanımı geniş kapsamlı belirlenmiş olup, kanunun tanımlar başlıklı 2/1/d maddesinde belirtildiği üzere şiddet; kişinin, fiziksel, cinsel, psikolojik veya ekonomik açıdan zarar görmesiyle veya acı çekmesiyle sonuçlanan veya sonuçlanması muhtemel hareketler, buna yönelik tehdit ve baskıyı ya da özgürlüğün keyfî engellenmesini de içeren, toplumsal, kamusal veya özel alanda meydana gelen fiziksel, cinsel, psikolojik, sözlü veya ekonomik her türlü tutum ve davranış olarak tanımlanmıştır.
Şiddet tanımında yer alan fiillerin bir ya da birkaçına maruz kalan ya da maruz kalma tehlikesinde bulunan kişi aşağıda açıklanacak olan tedbirler uygulanmak suretiyle koruma altına alınabilecektir. Ancak belirtmek gerekir ki 6284 sayılı kanunda ayrıca belirtilen gecikmesinde sakınca bulunan hallerde bazı Önleyici ve Koruyucu Tedbir Kararları Kolluk ya da diğer Yetkili Mercilerce de verilebilmektedir.
6284 sayılı Kanun kapsamında, korunan kişilerle ilgili olarak koruyucu tedbirlerden birine, birkaçına ya da benzer başka tedbirlere karar verilmesi imkânı da tanınmıştır. Kanunda sayılan tedbirlerin yetersiz kalacağının ya da somut olayın koşullarına uygun düşmeyeceğine kanaat getirilir ise hâkim tarafından benzer başka tedbirlere de karar verilebilecektir.
6284 sayılı kanunda Koruyucu Tedbir Kararları ve Önleyici Tedbir Kararları şeklinde ayrıma gidilmesinin nedeni şiddet mağdurunun hem şiddete maruz kalmasından sonra hem de şiddete maruz kalma ihtimali mevcutken korunmasını sağlamaktır.
Hâkim Tarafından Verilecek Koruyucu Tedbir Kararları
Hâkim tarafından verilebilecek Koruyucu Tedbir Kararları; İşyerinin Değiştirilmesi, Kişinin Evli Olması Hâlinde Müşterek Yerleşim Yerinden Ayrı Yerleşim Yeri Belirlenmesi, 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanunundaki şartların varlığı hâlinde ve Korunan Kişinin Talebi Üzerine Tapu Kütüğüne Aile Konutu Şerhi Konulması, Korunan Kişi Bakımından Hayatî Tehlikenin Bulunması Ve Bu Tehlikenin Önlenmesi İçin Diğer Tedbirlerin Yeterli Olmayacağının Anlaşılması Hâlinde Ve İlgilinin Aydınlatılmış Rızasına Dayalı Olarak 27/12/2007 Tarihli Ve 5726 Sayılı Tanık Koruma Kanunu Hükümlerine Göre Kimlik Ve İlgili Diğer Bilgi Ve Belgelerinin Değiştirilmesi.
Hâkim Tarafından Verilecek Önleyici Tedbir Kararları
Hâkim tarafından verilecek Önleyici Tedbir Kararları; Şiddet mağduruna yönelik olarak şiddet tehdidi, hakaret, aşağılama veya küçük düşürmeyi içeren söz ve davranışlarda bulunmaması, Müşterek konuttan veya bulunduğu yerden derhâl uzaklaştırılması ve müşterek konutun korunan kişiye tahsis edilmesi, Korunan kişilere, bu kişilerin bulundukları konuta, okula ve işyerine yaklaşmaması, Çocuklarla ilgili daha önce verilmiş bir kişisel ilişki kurma kararı varsa, kişisel ilişkinin refakatçi eşliğinde yapılması, kişisel ilişkinin sınırlanması ya da tümüyle kaldırılması. Gerekli görülmesi hâlinde korunan kişinin, şiddete uğramamış olsa bile yakınlarına, tanıklarına ve kişisel ilişki kurulmasına ilişkin hâller saklı kalmak üzere çocuklarına yaklaşmaması, Korunan kişinin şahsi eşyalarına ve ev eşyalarına zarar vermemesi, Korunan kişiyi iletişim araçlarıyla veya sair surette rahatsız etmemesi, Bulundurulması veya taşınmasına kanunen izin verilen silahları kolluğa teslim etmesi, Silah taşıması zorunlu olan bir kamu görevi ifa etse bile bu görevi nedeniyle zimmetinde bulunan silahı kurumuna teslim etmesi, Korunan kişilerin bulundukları yerlerde alkol ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmaması ya da bu maddelerin etkisinde iken korunan kişilere ve bunların bulundukları yerlere yaklaşmaması, bağımlılığının olması hâlinde, hastaneye yatmak dâhil, muayene ve tedavisinin sağlanması, Bir sağlık kuruluşuna muayene veya tedavi için başvurması ve tedavisinin sağlanması, olarak sayılmıştır. Yine belirtmek gerekir ki; Şiddet uygulayan kişi aynı zamanda ailenin geçimini sağlayan yahut katkıda bulunan kişi ise 4721 sayılı Kanun hükümlerine göre nafakaya hükmedilmemiş olması kaydıyla hâkim, şiddet mağdurunun yaşam düzeyini göz önünde bulundurarak talep edilmese dahi tedbir nafakası ödenmesine karar verebilir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun aile hukukuna ilişkin hükümleri dahilinde nafaka alacaklısı olarak belirlenmemiş bulunan şiddet mağduru lehine nafaka bağlanma imkânı yine 6284 sayılı kanun ile getirilmiştir.